GÜNCEL HABERLER

Özgür Filistin ve Fil Vakası

Günler geçiyor, çocuklar ve masum siviller ölüyor. Özgür Filistin için daha ne olması gerekiyor.

Filistinin işgalden kurtulması için kaç kişinin daha şehit edilmesi gerekiyor.

Her sene olduğu gibi İsrail yine kendinden bekleneni yaptı ve kadir gecesinde kutsal mabetlerimizden olan Mescidi Aksa ya, orada namaz kılan Müslümanlara saldırılarını yeniledi.

Özgür Filistin ve Fil Vakası
Özgür Filistin ve Fil Vakası

Bir devlet düşünün ki kutsal kitabındaki ilk emri yaşat olurken, öldürmekten geri durmasın.

Ortadoğu’da önümüzdeki süreçte birçok taşın yerinden oynayacağını değerlendirmek, sanıyorum yersiz bir tespit olmayacaktır ki, bu işin analizini konunun uzmanları halihazırda yapmaktadır.

Tek ve nihai hedefi Arzu Mevut olan İsrail devletinin geçmişi hakkında birçok kaynaktan bilgi edinmek elbette mümkündür.

Ancak ben bugün eski tarihlere uzanarak, Özgür Filistin e geçmişte gücü elinde bulunduran iktidar sahibinin yaşadıklarından ders alarak bakmaya çalışacağım.(*)

537 yılında idareyi ele geçiren ve mutaassıp bir Hristiyan olan Habeş Krallığı’nın müstakil Yemen valisi Ebrehe Hıristiyanlığı yaymak için bölgede yoğun çalışmalara başladı.

Araplar’ın Kâbe’yi ziyaret için Mekke’ye gittiklerini görünce bu binanın hangi malzemeden yapıldığını ve örtüsünü sordu; taştan olduğunu ve örtüsünün farklı yerlerden geldiğini öğrenince de, “Mesîh’e yemin ederim ki ondan daha hayırlısını yaptıracağım” diyerek büyük bir katedral inşa ettirdi ve tezyinatı için Bizans’tan mermer ve mozaik ustaları getirtti.

İnşaatın tamamlanmasından sonra Ebrehe çeşitli bölgelere propagandacılar göndererek mâbedi ziyaret etmeleri için halkı San‘a’ya çağırdı.

Fakat bu kilisenin, Hz. İbrâhim’den beri kutsal saydıkları Kâbe’nin yerine geçirilmek istenmesini hazmedemeyen Kinâne kabilesine mensup bir Arap San‘a’ya giderek kiliseye pisledi.

Bu saygısızlığa öfkelenen Ebrehe de bütün Kinânîler’in gelip kiliseyi tavaf etmelerini istedi; ancak onlar isteğini reddettikleri gibi gönderdiği elçiyi de öldürdüler.

Bunun üzerine Ebrehe, Hıristiyanlığın yayılmasına Kâbe’nin engel teşkil ettiği sonucuna vararak onu yıkmaya karar verip içinde Mahmûd adlı filin de bulunduğu büyük bir ordu ile Mekke üzerine yürüdü.

Ebrehe, Habeşî Esved b. Maksûd’u bir müfreze ile gönderip Mekke çevresinde otlayan develeri ordugâha getirtti.

Bunlar arasında Hz. Peygamber’in dedesi Abdülmuttalib’in de 200 devesi vardı (İbn Hişâm, I, 48). Ebrehe, daha sonra Hunâta el-Himyerî’yi Kureyş’in reisi Abdülmuttalib’e yollayarak onlarla savaşmaya gelmediğini ve yalnızca Kâbe’yi yıkmak istediğini, eğer engel olmaya kalkışmazlarsa kendilerine dokunmayacağını bildirdi.

Abdülmuttalib ise ordugâha gelip sadece develerini istedi. Onun Kâbe’nin yıkılmaması için ricada bulunmak yerine yalnız develerini istemesini garipseyen Ebrehe’ye, kendisinin develerin sahibi olduğunu ve Kâbe’yi merak etmediğini, çünkü onu da kendi sahibinin koruyacağını söylemekle yetinen ve develerini alarak Mekke’ye dönen Abdülmuttalib, Kâbe’ye gidip beytini koruması için Allah’a dua ettikten sonra halka şehrin dışına çıkmalarını, dağlara ve vadilere çekilmelerini emretti.

Ertesi gün Ebrehe ordusuna hücum emri verdi. Fakat kaynaklara göre, askerin önünde bulunan fil Mekke’ye doğru hareket ettirilmek istendiğinde yerinden kımıldatılamadığı gibi askerler de üzerlerine taşlaşmış çamur yağdıran ebâbîl kuşları tarafından kurt yemiş yaprağa çevrildiler (bk. FÎL SÛRESİ).

Böylece planları boşa çıkan ve ordusu perişan olan Ebrehe kendisi gibi kurtulabilen askerleriyle birlikte Yemen’e dönmek zorunda kaldı; kısa bir süre sonra da öldü.

Bir yatırımcı sitesinde Bu olayı neden aktardığımı düşünen arkadaşlar olacaktır mutlaka.

Arkadaşlar para kazanmak bir araçtır, amaç değil. Kazanacağınız paranın Allahın size nasip edeceğinden fazlası olmayacağını aklınızdan hiçbir zaman çıkartmayın. İnsanı insan yapan zorda kalana destek olmasıdır.

İnsan İnsanın Yurdudur.

Batı kültüründeki “Homo Homini Lupus” insan insanın kurdudur, sözünün karşılığı islam medeniyetinde, insan insanın yurdudur şeklinde yerleşmiştir.

Kabe’nin sahibi olan Allah muhakkak ki mukaddesi kıldığı mescidini muhafaza edecektir, lakin bize düşen mazlum durumdaki insanların yurdu olmaktan yanadır.

İsrailin yapmış olduğu insafsız saldırıları tüm kalbim ile kınıyorum ve tüm islam coğrafyasının bir araya gelerek bu eziyete son verecek iradeyi göstermelerini ve ÖZGÜR FİLİSTİN in füzeler ile vurulan bu enkazdan doğmasını cenabı haktan niyaz ediyorum. 

Sağlıcakla, selam ve dua ile kalınız.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

kucukyatirimcigunlugu.com adresinin sürekli gelişmesi için lütfen reklamları kapatmayınız :)